Ruhr Veliler Birliği - ELTERNVERBAND RUHR e.V.
Ana Başlıklar  
  Ana Sayfa
  Tanıtım_Ulaşım
  Basında biz...
  Yönetim Kurulu
  Etkinliklerimiz
  FörBiLes
  MobilES
  23 Nisan Kutlamaları
  Cumhuriyet Bayramı
  Okuma Yarışmaları
  Siyaset Meydanı
  Irkçılığa Karşı Girişim
  Halkla ilişkiler
  Ali Sak
  Öğretmen
  Eğitim
  Türkçe Gönüllüleri
  Atatürk
  Veli Dernekleri
  Kitap dünyası
  Genç nesil
  ÇOCUK KÖŞESİ
  Türkan Saylan
  Faydalı Bilgiler
  Uyum
  Tarih bilinci
  Sağlık
  Misafir Kalem
  Şiirler
  => Yaşamaya dair
  => Anadili şiirleri
  => TEKEL işçilerine...
  => Haftanın şiiri
  => Er Mektubu
  => Hiçbir Son (Şiir)
  Anlamlı Sözler
  Öyküler-Hikayeler
  FIKRALAR
  İş İlanları
  Duyurular
  Basından Seçmeler
  DOST Siteler
  Teşekkürler
  Ziyaretçi Defteri
  Ziyaretci Trafigi
  Top liste
  Galeri
Anadili şiirleri

 

ANA DiLi

Dil açanda ilk defa 'ana' söylerik biz
'Ana dili' adlanır bizim ilk dersliyimiz
İlk mahnımız laylanı anamız öz südüyle
İçirir ruhumuza bu dilde gile-gile.

Bu dil - bizim ruhumuz, eşgimiz, canımızdır,
Bu dil - birbirimizle ehdi-peymanımızdır.
Bu dil - tanıtmış bize bu dünyada her şeyi
Bu dil - ecdadımızın bize goyup getdiyi
En gıymetli mirasdır, onu gözlerimiz tek
Goruyub, nesillere biz de hediyye verek.

Bizim uca dağların sonsuz ezemetinden,
Yatağına sığmayan çayların hiddetinden,
Bu torpağdan, bu yerden,
Elin bağrından gopan yanığlı neğmelerden,

Güllerin renglerinden, çiçeklerin iyinden,
Mil düzünün, Muğanın sonsuz genişliyinden,
Ağ saçlı babaların aglından, kâmalından,
Düşmen üstüne cuman o gıratın nalından
Gopan sesden yarandın.
Sen halgımın aldığı ilk nefesden yarandın.

Ana dilim, sendedir halgın aglı, hikmeti,
Ereb oğlu Mecnunun derdi sende dil açmış.
Üreklere yol açan Füzulinin sen'eti,
Ey dilim, gudretinle dünyalara yol açmış.
Sende menim halgımın gahramanlığla dolu
Tarihi verağlanır.

Sende neçe min illik menim medeniyyetim
Şan-şöhretim sahlanır.
Menim adım, sanımsan,
Namusum, vicdanımsan!
Milletlere halglara halgımızın adından
Mehebbet destanları yaradıldı bu dilde.

Bu dil - tanıtmış bize bu dünyada her şeyi
Bu dil - ecdadımızın bize goyup getdiyi
En gıymetli mirasdır, onu gözlerimiz tek
Goruyub, nesillere biz de hediyye verek.
 Bahtiyar Vahabzade

 

 

 

GÜZEL DİLİMİZ

Duvarlarda afişler
Türkçe'mi katletmişler.
Kırk yıllık kahvemizi
Tutup "cafe" etmişler

Vişnemiz oldu wishne
Berberimiz "kuaför"
Affet sen Kemal Paşa
Paşa da olmus "pacha"

Mektuplara "mail" derken
Dili "delete" ederken
On ve off derdindeler
Yarabbim sen akıl ver

Köydeki Ayşe teyze
Anadan mi öğrendi ?
Soruyor her gidişte
"Neskayfe içecen mi"?

Çocuklar internette
"Sörf" yapalım diyorlar
Öğretmenler okulda
"Search" edip bul diyorlar

Kafalara "save" etmiş
Bir kültür "download" oldu
Kimse "upload" etmiyor
Türkçe'miz unutuldu

İngilizcem bozuktur
Kadı kızında olur
Sakın hata bulmayın
Şairler hassas olur.

Ben bir Türk evladıyım
Kullanırım dilimi
Hem de gurur duyarım
Ezdirmem alfabemi

Hangi lisan anlatır
Beni dilimden başka
Nasıl ifadelenir
Düşülünce bir aşka

Sevdiğime duyduğum
O derin sevgileri
Ne'ce anlatacağım
İçimdeki hisleri

Gelin birlik olalım
İtirazlar yükselsin
Gireceksek AB'ye
Önce dilimiz girsin

Şu internet nimetse
Bunu firsat sayalım
Her yollanan mektuba
Bir uyarı koyalım

Sev dilini,hep koru
Budur bu işin yolu
Dilinle varsan eğer
Açık uygarlık yolu

Çiğdem Altınöz



Zamanla Kaybetdiklerimiz

 

Bir gün insan virgülü kaybetti,

o zaman zor cümlelerden korkar oldu ve

basit ifadeler kullanmaya başladı;

cümleleri basitleşince düşünceleri de basitleşti.

Sonra ünlem işaretini kaybetti;

alçak bir sesle ve ses tonunu değiştirmeden konuşmaya başladı.

Artık ne bir şeye kızıyor, ne bir şeye seviniyordu.

Hiç bir şey onda en ufak bir heyecan uyandırmıyordu.

Bir süre sonra soru işaretini kaybetti ve soru sormaz oldu,

hiçbir şey onu ilgilendirmiyordu.

Ne evren, ne dünya, ne de kendi apartmanı umurundaydı.

Birkaç yıl sonra iki nokta üst üste işaretini kaybetti ve

davranış nedenlerini başkalarına açıklamaktan vazgeçti.

Ömrünün sonuna doğru elinde yalnız tırnak işareti kalmıştı.

Kendine özgü tek düşüncesi yoktu,

yalnız başkalarının düşüncelerini tekrarlıyordu.

Düşünmeyi unuttu ve

böylece son noktaya erişti.

 

              Kaynak: Meçhul



 

İnan ki

 

İnan ki…

Hiç bir zaman

Beni korkutmuyor karanlık.

Çünkü karanlığın arkasında bir aydınlık uyuyor sessizce...

 

Korkuyorum,

Yıllar sonra,

Kendi dillerinin,

Hecelerini yitirecek çocuklarımızın,

Davranışlarından…

 

Abdül-Latif Benderoğlu (Irak/Türkmen)




Senin aşkından…

Senin aşkından ana dilim,

Ömrümün yıllarını, aylarını, günlerini eskittim.

 

Senin uğrunda dilim,

Sağ gözümün ışığını yitirdim.

 

Bir tek seni yitirmedim,

Ey varlığımın simgesi.

 

Abdül-Latif Benderoğlu

 

 

 

 

 

Anadilini sevmek…

Anadilini sevmek

Ana kucağını sevmektir

Yaşamın ilk günlerinde

 

Anadilini sevmek

Yeniden yaşamaktır

Yaşamın son günlerinde

 

Abdül-Latif Benderoğlu




Halimi sorma...

 

Neler kazandım, neler kaybettim

Para kazandım, dilimi kaybettim

Halimi sorma...

Dilim yamalı, kalbim yaralı

Göçkünüm ben, bahtım karalı

Halimi sorma...

Yarım bir dille, yarım bir benle

Al beni bağrına, sık beni göğsüne

Halimi sorma...

Varlık içinde, yokluk çekerim

Dilim yokki, kimden isterim

Halimi sorma...

Kurşun sıksalar, bedenim vursalar

Dilime değil, bana kıysalar

Halimi sorma

 

 

Ali Sak

 

 

 

 


 


 


 
   
Facebook beğen  
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol